HAKKARİ İL SESİ GAZETESİ.COM
İçerisinden binlerde kursun bulunduğu Hakkari Gençlik Merkezi kentin eski yıllarda yoğun olarak kullanılan yayla kültürüne ait eserleri tekrar yaşatıyor.
Yaylacılık geleneği günümüzde sürdürülmekte ve önemli bir geçim kaynağı olarak kabul ediliyor. Kent genelinde hayvancılık ile uğraşan vatandaşlar havaların ısınması ve doğanın canlanmasıyla birlikte yaylalara göç ederdi.
İşte bu kültürün yeninden canlanması ve gençlere aktarılması konusunda Hakkari Gençlik Merkezi kurum binası önünden kuruduğu etraflı çitlerle kaplı yayla çadırı kurdu.
Yapılan etkinlik hakkında Hakkari İl Sesi Gazetesine açıklamada bulunan Hakkari Gençlik Merkezi Müdürü Fahri Güldal, Gençlik merkezleri kültür , sanat ve spor alanında her türlü etkinliğe ev sahipliği yapan yerler olduğunu söyledi.
Hakkari Gençlik Merkezide unutulmaya yüz tutmuş, sanatları gün yüzüne çıkardığını ifade eden Güldal şunları kaydetti.
‘’ Bugün Fotoğrafçılık Kulübümüzden görevli Metin Akmaz ile birlikte burada ecdadımızın yayla çadırı olarak kullandıkları ve tamamen o dönemin izlerini taşıyan, o döneme ait malzemelerle burada gençlerimizin yanında, sporcularımızın yanından böyle bir çalışma icra edilmeye çalışılıyor. Bu anlamda eğitmenize ve emeği geçen idarecilerimize teşekkür ederiz. Bu sanatı tekrar yaşatmanı amacı şu bizim için artık zaman geçtikçe artık hep hazır malzemelerle bir şekilde bu tür geçmişe dönük eserler resim edilmektedir. Fakat bizim amacımız burada tamamen 20. Yüzyıl öncesi eserlerin orijinal halini tekrar yaşatarak, bunları gün yüzüne çıkarıp, günümüzdeki gençlere tanıtmaktır.’’
Kentin kültürünü yaşatmak için sürekli çalışma yürüten Hakkari Gençlik Merkezinden Fotoğrafçılık Eğitmeni Metin Akmaz ise çalışmanın amacının kentte yaşayan 18- 30 yaş arasındaki gençlere Hakkari’nin Kültürünü öğretmeye hedeflediklerini söyledi.
Kurum olarak hem kültürü yaşatmak hem de Mardin’de yapılacak olan kültür sergisine hazırlık yaptıklarını belirten Akmaz şöyle konuştu.
‘’ Eskiden dedelerimiz yayla çadırı kurardı. Ondan sonra yayla çadırının etrafından duvar niyetine bu çitleri kullanırdı. Kara çadırın etrafına çitleri ördükten sonra çadırın ortasına da direkler bırakılarak, yaylada misafirler için bölüm yapılırdı. Kursumuzda eğitim gören yaklaşık 400 öğrencilerimizle böyle bir çalışma yürüttük. Bizler hem öğrenciler yerinden görsün hem de kendileri de bu kültürü yaşasın diye böyle bir projeye girdik. Yayla çadırında çitlerde kullanılan kamışı göletlerden topluyoruz. Toplaması çok zahmetli bir iş. Kamışlar çok keskin olduğu için zaman zaman ellerde yaralamalara neden oluyor. Göletlerde 2 metrelik kamışları kestikten sonra onları burada ölçüp çadırımıza göre ayarlıyoruz. Burada kamışların soyma ve metreme işlemlerini sayın müdürlerimizle yapıyoruz. Daha sonra bu kamışları iple sağlamlaştırıp, süsleme işlemleri yapıyoruz. Bu süslemede Hakkari’nin kültürüne özdeşleşmiş eserleri kullanıyoruz. Buradaki temel amacımız kentimizde unutulmaya yüz tutmuş sanatı tekrar gün yüzüne çıkarmayı hedefliyoruz. ’diye konuştu.
